Psikolojide mavi, analitik ve sorgulayandır, yeşil sağlığı, garantiyi temsil eder, kırmızı, duyguyu ve ihtirası, sarı ise rahatlatıcıdır ve özgürlüğü sembolize eder. Marka belirlenirken ürün rengi, genellikle ambalaja konu olur. Bu ürünler zamanla kişisel ve toplumsal bilinçaltına yerleşir. Örneğin Ambalajlarla tüketicilere hangi renklerin, hangi tatları çağrıştırdığı öğretilmiştir. Mavi ambalajlı bir çikolata ya da dondurmayı düşünün bu kesinlikle “hindistancevizli” çıkacaktır. Sakız veya şeker almak istediğinizde “naneli” bir tat istiyorsanız eliniz yeşil ambalajlı pakete; “çilekli” sakız ya da şeker istiyorsanız pembe renkli ambalaja gidecektir. Sigara içenler için de aynı durum söz konusu mentollü içenler hemen yeşil pakete yönelecek; light (hafif) formunu içenler ise beyaz pakete yönelecektir.

Diğer taraftan mavi ve yeşil, sol beyin özellikleri baskın olan kişilerin tercih ettikleri renkler, kırmızı ve sarı ise sağ beyin özellikleri baskın kişilerin tercih ettikleri renklerdir.

Yolda yürüyen, kıpkırmızı bir elbise giymiş, kırmızı ayakkabılı, kızıl saçlı, kırmızı ruj sürmüş, kırmızı ojeli  bir bayan gördüğümüzde hepimimiz dönüp bakarız, etkileniriz. Neden etkileniriz, çünkü kırmızı, çok etkileyici bir renk enerjisidir. O renk bizi sevgi, aşk, tutku ve adrenalin boyutunda çeker. O bayanın üzerindeki renkleri yeşil yapın, o da çekecektir bizi. Ama bu sefer içimizde denge, huzur, güven ve istikrar duygularını doğuracaktır. O kişiyi turuncu görmüşsek olumlu duygularımız öne çıkar, yapıcı ve neşeli oluruz. Sarı görmüşsek enerjik, hareketli bir benliğe kavuşuruz, ideallerimiz ve hırslarımız ortaya çıkar, çok farklı boyutlara doğru gideriz. Rengin karakteristik özelliğidir bu.

Dr. Mehmet Yavuz
REEM Nöropsikiyatri
Web : https://www.reemnp.com